evden eve nakliyat platformu

=> Daha kayıt olmadın mı?



evden eve nakliyat platformu - Gavs-İ Sani Seyyid Abdulbaki Hazretleri Sohbetleri

Burdasın:
evden eve nakliyat platformu => Dini Paylaşımlar => Gavs-İ Sani Seyyid Abdulbaki Hazretleri Sohbetleri

<-Geri

 1 

Devam->


Vuslat
(şimdiye kadar 4 posta)
21.06.2013 15:14 (UTC)[alıntı yap]
Gavs-ı Sani Seyyid Abdulbaki Hazretleri buyurmuşlar ki;

Biz Ümmet-i Muhammed’in imanını kurtarmak için elimizden geleni yapıyoruz. İnsana en lazım olan şey imandır.En mühim olan husus imandır ve insanın en mühim meselesi de sekeratta imanla gidebilmesidir. İnsan imanla gittikten sonra ahirette işi kolaydır.Çünkü Cenab-ı Hakk’ın yüz merhameti vardır. Dünyaya bir rahmetini, ahirete doksan dokuzunu saklamıştır. Bu dünyadaki rahmetini tüm kullarına vermiştir. Mümin, fasık, kafir hatta onu inkar edene de vermiş ama doksan dokuz rahmetini mümin kullarına saklamıştır.

İnsan mümin olarak imanla göçerse orada işi kolaydır. Takva imanı korur ameli salih de onu kuvvetlendirir.
Gavs-ı Sani
Sekerat zordur. Ölüm anında tülbent nasıl dikenler üzerinden alınmak istendiğinde nasıl onu gerer onu parçalarsa aynen öyle de ruh vücuttan çıkarken insana ızdırap verir acı çeker, sıkıntı duyar. Bu da yetmiyormuş gibi şeytan son nefeste o insana musallat olur. En sevdiğinin kılığında gelir. Vefat etmiş olan yakınlarından birinin suretiyle gelerek telkinde bulunur. Der ki;

-”Bak seni nasıl sevdiğimi biliyorsun .Ben senden önce gittim orada gördüm. Orada geçerli din yahudilik dinidir. Gel sen o dine geç perişan olma.” diyerek onu kandırmaya çalışır. İkna edemezse hıristiyanlığı teklif eder. Eğer yinede kandıramazsa elinde bir bardak su ile sekerattaki o acı çeken insana o suyu gösterir. O insan şeytandan “bana su ver” diye talep ettiğinde “veririm ama başınla bana bir secde et” diye onu imansız götürmeye çalışır.

Neuzibillah, bu sıkıntı ve şeytanın musallat olduğu esnada insan kalbinde iman hakikatleri ile ilgili bir nebze şüpheye düşse ,tereddüte düşse ,inkara düşse bu hal üzere ölürse imansız gider.Bütün hayatı boşa gider.

Bu tasavvuf, bu sadatı kiramın en büyük faydası son nefestedir. Sadatı kiramın ervahı Cenab-ı Hak’kın izniyle sekerat halindeki mevtanın başına gelir. Sadat’ın ervahı gelince şeytan orayı terkeder kaçar ve insan iman üzere ölür. Cenabı hakkın huzuruna varır. Kim o sadatın elini tutarsa ,sekiz şartı yaparsa ilahi noterde bu zatlara vekalet vermiş oluyor. İlahi noterde o sadata vekaletname veriyor .Son nefeste ölürken imanla ölme vekaletnamesi, şeytana karşı yardım vekaletnamasi, kabirde sual melekleri gelince yardım vekaletnamesi, mahşerde şefaat vekaletnemesi, sırattan geçerken yardım vekaletnamesi…

O vekaletnameyle o zat gelir şeytan kaçar. Melekler “neden geldin” dediğinde de Allah(c.c);

-”Onun vekaleti var ,ben kabul ettim ona karışmayın” der.

O şekilde gerek son nefeste,gerek kabirde, gerek mahşerde, gerek sıratta o vekaletnameyle gelirler. Ümmet-i Muhammed’e yardım ederler.

-”Bunlar bir sürüdür. Bu sürünün sahibi Peygamberimiz dir. Biz de acizane bu sürünün çobanıyız. Biz de hiçbirinin zayi olmaması için elimizden geleni yapıyoruz. Yorulursak sırtımızda taşırız, o hasta olursa ilaç verir iyileştiririz. İlla ölecekse mundar gitmesin diye keseriz. Çok şükür bu posta oturduğumuzdan beri kimseyi kurda kaptırmadık. İmansız göndermedik.”



Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 37
Bütün postalar: 45
Bütün kullanıcılar: 15
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley